17 Ekim 2013 Perşembe

Bilinmeyen samimiyet...

Hani bazı insanlar vardır bir arkadaş ortamında karşılaşırsın, sana espiri yapmaya çalışır, yerli yersiz samimi olmaya çabalar. Yanında çok rahat küfür eder, seninle çok rahat fiziksel temasa geçer mesela. Sırtına vurur falan "takma b'olum" edasıyla. İşte ben bu tarz adamlara kıl olurum arkadaş. Bunların şöyle bir modelleri daha var, onlar ise genelde sizi ya da yanınızdaki arkadaşınızı 2-3 sefer görmüştür, bir gün gelir okulda, dershanede veyahut bir kafede yanınıza oturup "Aa ben seni şurda görmüştüm!" diye muhabbete girer.

Benim başıma bu olay dershanede gelmişti. Hemde çok ters bir zamanda. Dershanede uzun zamandır tabiri caizse hasta olduğum bir kız vardı. Bir şekilde tanışmış, ismini, sınıfını, gelecek planlarını dahi öğrenmiştim. Muhabbetimiz bundan ibaretti. Fakat kıza deli gibi hasta oluyordum. Bir şekilde bir yerlere bir şeyler içmeye götürmek, daha yakından tanımak, en sonunda da onunla sevgili olmak istiyordum.

Ne yapmalıyım diye düşündüm durdum. Bir kaç kere dershane çıkışlarında kızı takip etmiştim (evet, ettim) Abartısız her gün çıkışta yemek yiyip, tekrardan dershaneye dönüp, ders çalıştığını gördüm. Direkt kafamda bir ışık yanıverdi. Ben de dershaneye dönüp ders çalışmalıydım, bu şekilde hem kızla yakınlaşabilirdim, hem de eksik konuları tamamlayabilirdim. Bir taşla iki kuş!

1-2 kere dershanede kaldıktan sonra kızla artık daha da samimi olmuştuk. Bir gün cesaretimi toplayıp yanında bir arkadaşı daha varken yanına gidip;

- Şey, acaba bugün dershane çıkışı bana ****(hatırlayamadığım) konusunu anlatır mısın?

Diye sormuştum. Kız önce güldü ve tam ağzını açıp cevaplayacakken orta doğu ve balkanların en yavşak insanı aramıza girip; "Kanka ben biliyorum, ben anlatırım lan sana." demişti.

Bu varan 1 di. Asıl mevzuya gelmemiştik.

Sınıf arkadaşımın bu lafı üzerine, kız biraz durdu. Ben ise arkadaşımı hiç sklemedim, tamamen kıza odaklanmıştım. "Tamam" dedi, anlatacaktı konuyu. Tenefüs bitti, sınıflara dağıldık. Ben ise sınıfta kıza neler söyleyeceğimi tasarlıyordum, kurguluyordum. O bana ders anlatıktan sonra bir kaç şey söyleyip buluşmayı ayarlayacaktım. Evet evet, her şey çok güzel olacaktı.

Buluşmadan on dakika önce buluşma noktasına gidip 20 dakika bekleyen erkek modeli vardır ya. İşte onun gibi bende erkenden gittim dershaneye yemek bile yemedim. Açtım kitabı kız gelene kadar ders çalıştım. 45 dakika sonra kız geldi, başladı anlatmaya. Daha doğrusu anlatamamaya. Kız da konuyu bilmiyormuş meğerse. Yarım yumalak anlattı. Yaklaşık 30 dakika kadar sonra bir duygusal moda girdim, başladım konuşmaya.

Tam o sırada bahsettiğim adam geldi. Tanımadığımız halde samimi olan adam. Ön sıramızı işaret edip boş mu dedi. Benim bu hayattaki pişmanlıklarımı saysam en başta söyleyeceğim şey bu yavşağa "Boş." demem olurdu sanırım. Her neyse ben dediğim gibi moddayım "Senden şöyle etkilendim, böyle etkilendim" falan derken bu eleman arkasına dönüp; "Ya sınıf değiştirme sınavları ne zaman olacak haberiniz var mı?" diye sordu. "Bilmiyorum" diye geçiştirdim. Fakat adam resmen bizi konuşturmamaya ant içmiş. "Ya ben matematik çözemiyorum" diyor. "İyi" diyorum. "Ne mezunusun?" diyor. "Makine" diyorum. "Ben de" diyor. "İyi" diyorum. "Alanın ne?" diyor.

Kütüğüne mi alıcan mına koyim bu sorgu sual nedir? Şimdi sevgili okurlar. Ben bu zamana kadar birisi bir şeyi bilmiyor diye hayatta ezmedim. Fakat bu yavşak piçe nasıl sinirliyim az çok tahmin edebiliyorsunuzdur? Bir erkeğin en hassas olduğu bir zamanda, kalkanlarını indirdiği bir anda sen nereden çıktın be adam?

Diyorum bu lavuk CNC nedir bilmez, yapıştırayım gitsin. "CNC" diyorum. "Ben de" diyor. Cibiliyetini sikeyim senin. "İyi" diyorum. Kız da anlıyor sinirlendiğimi. Duygusal moda girip kıza durumu anlatıyorum, vakit geçirelim diyorum. Pezevenk araya girip duruyor, onu geçiştiriyorum tekrar kıza dönüyorum. En sonunda dayanamayıp "Birader bi' müsade edicek misin burada bir şey konuşuyoruz!" diye sert çıkıyorum. Beni takip eden bilir, yanımda kız olmasa "Birader bi siktir git bir şey konuşuyoruz şurada mına koyim!" derdim. Bunu demem üzerine eleman kalkıp gidiyor. Kızda benim ne buluşma teklifime olumlu yanıt veriyor, ne de cep telefonu numarasını veriyor. İkiside beni o masada yarrak gibi bırakıp gidiyorlar. Ben de 2-3 soru çözüp kalkıyorum masadan.