Bana sigarayı alıştıran adam.
Adam gibi adam...
Yıllar öncesi, lise yeni bitmiş
üniversite sınavından çakmışız. Meslek lisesi okuduğum için bahanem hazır
"Ya biz hep meslek dersleri gördük, napalım" diye geziniyorum.
Ailemde sesini çıkartmıyor tabi. Üniversiteye direkt geçiş hakkımı
kullanmadığım için başta laf söylüyorlardı fakat sonrasında durumu kabullenip
beni dershaneye yazdırdılar.
Bin bir çeşit hayal kurarak
başladım dershaneye. Bundan sonra kızlara takılmak yok, oturup adam gibi
derslerime çalışıcam olumlu süreç bir hafta sürmüş, sonrasında bir sevgili
bulup yine çakozlayıp 2 yıllık bir yüksek okul kazandım, orası ayrı.
Dershaneye yeni başladığım
zamanlar, yeni tanıştığım bir eleman vardı. Kısa zamanda kendisiyle yakın
arkadaş olduk, küstük, kavga ettik ama bizi hiç bir şey ayıramadı. Adeta
birbirimizin ailesinden biri olduk. Ben onun evine o benim evime gider gelirdi.
Ayrı üniversiteleri kazandık ama dostluk hep baki kaldı. Zaten aynı mahallede
oturuyorduk, sık sık görüşüyorduk.
Yine bir gün üniversite ara
tatile girmiş memleketimize dönmüşüz. Bir iki gün geçti buluştuk tabi, bu
arkadaşın bir ablası var 30lu yaşlarda, evli, iki çocuklu dünya iyisi bir
insan, beni de çok sever. Tutturdu kanka gidelim hadi diye. İyi dedim ilk defa
gitmiyorum sonuçta bir çekingenliğim yok. Bastık gittik, çaylar içildi,
yemekler yenildi, üniversite hayatı vs. muhabbetler yapıldı güldük eğlendik.
Kalkma vakti geldi, montları, ayakkabıları giydik, apartmanda arkadaşın
ablasıyla vedalaşmasını bekliyorum.
O sırada gözüme kapının önünde
çöpler ilişti. Bir tepeleme çöp var neredeyse, tek kişinin taşıması imkansız.
Abla dedim apartman kokmasın giderken atalım biz bunları. Vallahi çok güzel
olur falan dedi, yüklendik çöplere.
Çöplerin arasında bir tane pasta
kutusu vardı. Ezilmemiş, gayet kutu halini koruyor. Aldım ben bunu elime yalnız
içinde bir şey kıpraşıyor. Kutunun içinde oynuyor böyle. Ne yapsam, ne yapsam
diye düşünüyorum. Abla dedim seni korkutmak istemiyorum ama bu çöpün içinde
sanırım fare var diye durumu belirttim. O anda apartmanda resmen seferberlik
ilan edildi. Kutu elimde ne yapacağımı bilmeden duruyorum. En sonunda
merdivenlere bıraktım kutuyu, üstüne de bir çöp poşeti koydum ki çıkmasın
içindeki. Hemen ayakkabımı çıkardım, eve geri daldım. Tamam delikanlıyız ama
korkuyoruz kardeşim.
Ablanın küçük oğlu, yaklaşık 10
yaşlarında, telaşa kapıldı. Anne dayımı uyandıralım nolur demeye başladı. Abla
ise ne yapacağını şaşırmış odadan eline süpürge sapı almış apartmana fırlıyor.
Arkadaşım ise benim gibi evin içine girmiş. Hepimiz ne yapacağını bilmiyor
halde kutuya bakıyoruz. O kadar sessiz bir ortam oldu ki saatimin tık tık
sesini duymaya başladım. Adeta o kutu bir bomba ve elinde süpürge sapı olan
abla, bomba imha uzmanı gibi sakince kutuya yanaştı ve kutuyu altından ve
üstünden tutup kaldırdı.
Hızlı hızlı aşağıya inmeye
başladı. Arkasından çocuğu ve benim arkadaş fırladı aşağı doğru iniyorlar. Ben
tabi ne yapacağımı bilemedim, kapının önünde bekliyorum, kapı kapanmasın
dışarı.da kalmayalım diye. Aradan neredeyse 10 dakika geçti, ne gelen var ne
giden. Lan dedim pastayı yiyen fare mutant falan mı oldu bizimkilere mi
saldırdı acaba diye kendi kendime senaryo yazarken, gülüşme sesleriyle
bizimkiler yukarı doğru çıktı.
Nooldu abla? Diye salak bir ifadeyle
sordum.
-Ya kutunun içinde kavanoz varmış
dedi abla.
Sonra bir ton dalga geçtiler. Ben
ise elimde çöp poşetleri oradan uzaklaştım. Bir daha da o arkadaşımla
görüşmedim...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder